Kapitalist baronlar ve manevi temsilcisi gören ruhbanlardan kurtulmadıkça!

Kapitalist baronlar ve manevi temsilcisi gören ruhbanlardan kurtulmadıkça!

Bu dünyada kendini Allahın maddi Temsilcisi gören imparatorlar, kapitalist baronlar ve manevi temsilcisi gören ruhbanlardan kurtulmadıkça, halkın hakkı; azizlerin, kralların, şirketoksinin, bencillerin artıklarından ibaret kalmaya devam edecek gibi.

Dedem duvar örerdi, babam duvar örerdi, bende duvar örüyorum peki ama benim evim nerede? sorusunu sormaya daha ne kadar devam edeceğiz.!? Bizler “sermayeye düşmanlık” yerine sermayenin kullanım usullerini dizayn etmeliyiz.

Komşusu açken tok yatan bizden değildiri başarmaktan başka çaremiz kaldı mı? Yoksa devlet vatandaşlıkları yok olup yerine, şirket vatandaşlıkları başlayacak. Gidiş iyi değil. Solun iki yüz yıldır başaramadığı devletsizlik hayalini yoksa onun kan davalısı kapitalizm mi sağlayacak?!

İslam bilginleri “halkın hakkı” konusunda bu gelişmelerin neresinde? Onların alternatif bir fikri neden yok? Kuran adaletini dillendirmek çok mu zor geliyor? Ya da konuşma özgürlükleri mi yok!?

Ülkemin en büyük sorunu da, emek eşitsizliği ile sermaye birikimi arasındaki orantısızlık. Günümüzün, yönünü kaybetmiş, bocalayan insanlığını adalete, barış ve huzura kavuşturacak kahramanlar buyurun sahne sizin!

Nerelerde saklanmaktasınız? En azından model olun yeter

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?