Zeki Baştürk yazdı; ARILAR VE SİNEKLER

Zeki Baştürk yazdı; ARILAR VE SİNEKLER

Köşe yazarımız Zeki Baştürk makalesinde;

” Kıssadan hisse çıkarmak” deyimini hepimiz biliriz. Söyleşilerimizde , konuşmalarımızda sıkça başvururuz bu orneklemeye.

Kıssalar, anlatmak isteyip de anlatamadıklarımızı özlü biçimde anlatır. Dilimize söz, duygularımıza tercüman olurlar.  Öykü ve masal tadında  olup dinleyende ve  anlatanda  güzel duygular bırakır. Hepimiz  bunlardan kendimize dersler çıkarırız.

Doğa, çelişkilerle doludur. Kimi canlılar, güzelliklerden beslenir, kimileri çirkinliklerden. Kimileri binbir türlü çiçeklere konar, onlardan topladiklariyla bal üretir. Kimileri çopluklerden beslenir, hastalık üretir. İnsanlar da böyledir. Kimileri bilimden, sanattan, güzelliklerden beslenir, toplum için yararlı işler yapar. Kimileri de  bilgisizlikten, karanlıktan yararlanır, toplumu geriye götürür.

Az sonra anlatacağımız kıssa da arılar ve sinekler üzerinedir. Herkes bu  anlatımdan payına düşeni  almalıdır.

Arıları ve sinekleri ağzı açık bir şişeye koymuşlar. Şişenin taban tarafını ışığa doğru açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştirmişler. Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru ilerlemişler fakat şişenin tabanı kapalı olduğu için arılar dışarı çıkamamışlar. Ancak bir an olsun geri dönüp karanlık tarafa yönelmemişler. Önlerindeki cam engeli aşabilmek ve ışığa ulaşabilmek için mücadele etmişler.

Sinekler ise şişenin ağzına doğru dolmuşlar ve dışarı çıkıp karanlıkta kaybolmuşlar.

Kimilerin usuna  arıların akılsızca, sineklerin ise zekice davrandığı gelebilir. Ancak daha derinlemesine düşününce kolektif bir yaşam süren arılardan öğrenecek çok şey olduğunu görebiliriz.

Arılar nerede hangi çiçek ile besleneceğini bilen, yüzlerce kovan arasında kendi kovanını bulan ve o kovanın yüzlerce peteği arasında kendininkine yumurtlayan bir canlıdır. Ve bu olağanüstü canlı nasıl olur da şişenin ağzını bulup çıkamaz değil mi?

Kuşkusuz ışığa doğru yürüyenlerin önünde her zaman engeller olacaktır. Onlar engellere rağmen ışıktan vazgeçmeyeceklerdir, bu uğurda ölmeyi de göze alabileceklerdir.

Sinekler ise karanlığa doğru sıvışan kaçaklardır. Hiç umursamadan karanlığa doğru yürüyenlerdir. Sadece kendi yaşamları değerlidir. Nerede yemek varsa, nerede rahat yaşayacaklarsa, nerede çıkarları söz konusu ise oraya giderler. Kendisinden başka hiç kimsenin önemi yoktur sinekler için.

Sinek olup karanlığa mı, arı olup aydınlığa mı uçmak gerekir?

Engellere karşın ışığa yürüyenlere, ışığa ulaşmak için çabalayanlara, insanca değerler yaratmak için mücadele edenlere ve ışık saçanlara selam olsun. Bizim yolumuz aydınlık geleceğin yoludur.

Daha güzel bir dünya için mücadele edenlerin önlerine engeller çıkacaktır. Önemli olan bıkmadan usanmadan hedefe gitmek için ortaya konulan mücadeledir. Bu öyküde arılar birlikte mücadele etmeyi, sinekler ise bireysel kurtuluşu  temsil ediyor. Bize,  arıları örnek almak düşüyor. Çünkü daha derinlemesine düşününce, karşımıza bir anıt gibi dikilen gerçek çok farklı oluyor. Bilim adamlarına göre arılar olmazsa, insan yaşamı da olmaz.

Işığa doğru yürüyenlerin önünde her zaman engeller olacaktır kuşkusuz… Onlar, engellere rağmen ışıktan (gerçeği aramaktan) vazgeçmeyenlerdir. Önlerinde ne tür bir engel olursa olsun bıkmadan çabalarını sürdürenlerdir. Ve bu uğurda da gerektiğinde ölebilenlerdir.
Yürek, azim, sevgi, ilkeler, dürüstlüktür bunu yaptıran… Kendine saygı, yaşadığı topluma saygıdır.

Arıyı kovalamak isterseniz savaşır. Engellere aldırmaz. Amacı sadece ışığa ulaşmaktır.
İğnesini sapladığında öleceğini bilerek savaşır. Ve değerleri için ölür.

Ama sinekler kaçarlar. Sonra yılışık yılışık tekrar dönerler kovaladığınız yere… Yemeklerinize, kollarınızın üstüne tünerler. Pis ayaklarıyla ezerler, kirletirler yaşadığımız her yeri…

Arılar yumurtalarını yalnızca kovanlarına bırakırlar.
Oysa sinekler her yere yumurtlar, her yerde ürerler.
Çöplüklerde, tuvaletlerde, bataklıklarda…
Onlar için yumurtalarını bırakacakları yerin bile hiç önemi yoktur.

Sonuç?  Sinek olup karanlığa karışmak mı? Yoksa arı olup aydınlığa kavuşmak mı? Tercih sizin. Ya topluca mücadele ederek aydınlığa kavuşacağız ya da korkaklar gibi ardimiza bakmadan kaçarak karanlığa karisacagiz.

Engellere karşın ışığa yürüyenlere, ışığa ulaşmak için çabalayanlara, insanca değerler yaratma adına mücadele edenlere ve ışık saçanlara selam olsun.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?