Zeki Baştürk yazdı; DERS ALDIK MI?

Zeki Baştürk yazdı; DERS ALDIK MI?

Köşe yazarımız Zeki Baştürk kaleme aldığı yazıda;

Yıl 1999. Ağustos ayının sıcak gecelerinden biri. Sabaha karşı. Yerin altından sert bir vuruş. Sonra bir uğultu. Ardından bölgemizi yerinden oynatan bir sarsıntı.Sonrasi yıkılan evler, binalar. ..Yıkılan binaların altında kalan binlerce can. İçimiz yandı, içimiz kan ağladı. Birkaç yıl sonra unutulup gitti. Ders aldık mı? Hayır!

Yüzyıl öncesinde yine böyle bir sarsıntı, yine böyle yıkım yaşanmış. Büyük aydınlanmacı Tevfik Fikret, yaşanan bu olayı Zelzele şiirinde detaylı biçimde anlatır.

“Korkuyla boyun eğme
en onurlu başlarda,
Minarelerin bile
Yerde başı.
İnsan böyle uğursuz bir vuruşla karşılaşınca
Birazcık uyanır.
Biraz uyanmak için bin belâ… Ne kaba ders!”
Tevfik Fikret

Sarsıntıyı, yıkımları ve çekilen acıları anlattıktan sonra sorar: Biraz uyanmak için , böyle belalar mı yaşamak gerekir? Bu yaşananlardan sonra ders çıkarmaya çalışanlara ” Ne kaba bir ders!” diye öfkesini haykırır. Peki ders aldık mı? Yanıtı gene hayır!

Marmara depreminin ardından gelen yine bir felaket. Bu depremin merkezi Kahramanmaraş. Yanında Gaziantep, Hatay, Adıyaman olmak üzere toplam (10) on ilde yine yıkımlar, ölümler, yaralılar.

Bu kez Şubat ayı. Soğuk bir kış gecesinde sabaha karşı. Önce 7,4 büyüklüğünde diye açıklama yapıldı. Henüz olayın niteliği kavranmadan öğleye doğru ikinci bir sarsıntı.Ayni büyüklükte, aynı şiddette . Yıkımı daha büyük. Kentlerde taş taş üstünde kalmamış. Gerçeğin ayırdına yeni yeni varılmış olmalı ki bu kez ilki 7,7, ikincisi 7,6 olarak açıklandı. Yüzyılın en büyük felaketi olarak adlandırıldı.

Ulusal yas ilan edildi. Tüm ulusun yüreği dağlandı. Acılar büyüdü. Yıkılan binalarin altında binlerce insan kaldı. Geleceğini bicimlendirmeye çalışan gençler, ülkelerini temsil eden sporcular, aydınlanma savaşçıları öğretmenler, halk sağlığı için çalisan doktorlar, hemşireler kaldı toprağın altında. Öksüz kalan bebeler, yetim kalan çocuklar kaldı yığınların altında. Evsiz, barksiz kalan aileler oldu.

Bunca acıyı yeğnilten olay ulusun tek bir yürek olarak artmasıydi. Birlik oldu bu halk, birlikte davrandı. Uluslar ortak oldu bu acıya.

“Bu neden hep benim başıma sürekli geliyor?” diyorsan;
Bir Şaman öğretisi şöyle der:

” Ders, sen öğrenene kadar sürekli devam eder.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?