Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, milyonlarca kamu emekçisi ve emekliyi ilgilendiren 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesi Burdur’dan başlattığı kitlesel eylemlerini bugün Bursa’da sürdürdü.2 Ağustos’ta başlayacak görşmeler öncesi Birleşik Kamu-İş’in eylem durağı Burdur, Antalya, Aydın, İzmir, Tekirdağ ve İstanbul’un ardından Bursa’ydı. Şehreküstü Meydanı’nda gerçekleştirilen açıklamaya CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, İYİ Parti yöneticileri, Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy ile sendika üyeleri ve çok sayıda sendika ve STK temsilcisi katıldı.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Balık, yetkili sendika Memur-Sen’e ile iktidara tepki gösterdi ve şöyle konuştu: “Emeğimize, geleceğimize ve haklarımıza sahip çıkmak için 10 ili temsilen Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; kamu emekçilerinin yanı sıra emekliler ile diğer kamu görevlilerini de ilgilendiren 2 Ağustos 2021 tarihinde başlayacak 6’ncı Dönem Toplu Sözleşme görüşme tiyatrosuna dur demek için alanlardayız.

Memurları, sözde toplu sözleşme masalarında satan, hak kaybına uğratan, memurun değil AKP’nin çıkarlarını gözeten sözde yetkili Memur Sen’ in toplu sözleşme masasında olmasını kabul etmiyoruz. Göbekten bağımlı olduğu hükümete karşı, en ufak bir direnç gösteremeyeceğini tüm kamu emekçileri önceki satış sözleşmesi ve rakam kazılclanndan bilmektedir. Sendikacılığı üyelerine kazanım elde etmek için değil, sadece aidat toplamaktan ibaret gören ve yandaş sendikacılık kavramının kamu emekçilerinin gündemine sokan bir anlayışı ziyaret edeceğimiz illerde açıklayacağız.

Kamu emekçilerinin 3600 ek gösterge talebine, vergi adaletsizliğine, zam talebine, kamu emekçilerinin ekonomik, mesleki, örgütsel ve sosyal haklarına kulak tıkayan bir anlayış kazanımdan çok kayba yol açmıştır. Bu sözde yetkili konfederasyonun 2019 Ağustos ayında yapılan 2020-2021 yıllarını kapsayan yüzde üç buçukluk zam utancı akıllardadır. İşte böyle bir yandaş sendikacilik ortamında 2022-2023 yıllarda kamu emekçilerine kazandıracağı hiçbir şey olamaz. 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde AKP iktidarı ve yandaş sendika, kamu emekçilerinin insan onuruna yaraşır adil ücret hakkını göz göre göre gasp edecektir.”

“Kamu çalışanlarının en azından 2002 yılında milli gelirden aldığı pay kadar bir pay alabilmesini sağlayacak bir ücret zammı yapılmasını” isteyen Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Balık, taleplerini şöyle dile getirdi:

“- Önceki yıllarda yaşanan kayıpların karşılanabilmesi için kamu çalışanlarının ücretlerine öncelikle yüzde 30 oranında bir zam yapılmalıdır. Bu zamdan sonra 2022 yılının ilk yarısı için yüzde 15, ikinci yarısı içi yüzde 15, 2023 yılının ilk yarısı için yüzde 15 ve ikinci yarısı için de yüzde 15 oranında zam yapılmalıdır.
– Üniversite mezunu tüm memurların ek göstergeleri 3.600’e çıkarılmalı, 6’ncı dereceye inen tüm kamu çalışanlarına ek gösterge verilmelidir.
– Kamu çalışanlarına yılda bir defa yıllık izne ayrılırken bir maaş tutarında ikramiye ödenmelidir.
– Gelir vergisi tarifesinden kaynaklanan vergi yükü artışıönlenmelidir. Tüm ücretlerin asgari ücret kadar olan kısmı vergiden istisna edilmelidir.
– Aynı kadro ve unvanlarda çalışanlar arasındaki maaş farklılıkları giderilmeli ve eşit işi eşit ücret ödenmelidir.
– Yıllardır artırılmayan doğum yardımı ödenekleri günün koşullarına göre yeniden belirlenmelidir.
– Anayasa’nın çalışma yaşamı ve çalışanların haklarına ilişkin hükümleri, uluslararası sözleşmelere uygun olarak düzenlenmelidir. Grev hakkı anayasal güvenceye alınmalıdır.
– Eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamuda istisnai olması gereken sözleşmeli personel istihdamının genişletilmesine son verilmelidir.

– Kamu emekçilerinin; ekonomik krize, enflasyona, büyüme rakamlarına ve gerçekçi ülke koşullarına göre hiçbir kazanım sağlamayacak olan sefalet oranlı zam taleplerine karşı karnı toktur. Kamu emekçileri sendika ağalığının geldiği durumu anlamalıdır ve yandaş konfederasyonun 2021 yılında yapacağı kirli pazarlığa karşı alanlarda ses yükseltmelidir.”

Eğitim-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy’un açıklamalarından satır başları ise şöyle:

“Kamu emekçileri olarak bizleri, en temel insani ihtiyaçlarımızı bile karşılayamayacak duruma getiren bu yoksulluk düzenine artık isyan ediyoruz!  Yandaşa oluk oluk kaynak aktaranların, emekçilere kaşıkla verip, vergi diyerek kepçeyle geri aldıkları bu adaletsiz düzene artık yeter diyoruz!

Toplu sözleşme masasında kamu emekçisinin hakkını savunmayan, cüzdan fırlatma gösterileriyle göz boyamaya çalışan, hükümetin gölgesinde büyüyen sahte-sarı sendikacılığa bir kez daha hayır diyoruz!

Adına toplu sözleşme dedikleri bu süreçte masanın tek yetkilisi hükümettir. Grevsiz toplu sözleşme düzeninde güya yetkili olan sendikalar masanın ancak figüranı olabilirler. Emekçiler en temel hakları olan grev hakkından yoksundur. Grevsiz sahte toplu sözleşme düzenine, kamu emekçilerinin gözünü boyamak için oynanan bu tiyatroya seyirci kalmayacağız. Bugüne kadar ülkenin dört bir yanında, 2 Ağustos günü ise Çalışma Bakanlığı önünde grevli toplu sözleşme mücadelemizi sürdüreceğiz.

Birleşik Kamu-İş olarak, enflasyona ezdirilen milyonlarca kamu emekçisinin sesi olmak için alanlardayız! Kamuda farklı statülerde güvencesiz çalıştırılan emekçilerin iş güvencesi için alanlardayız! Asgari ücretlinin, işsizliğe terk edilmiş milyonların, emeği ve bedeni sömürülen, hakları ellerinden alınan kadınlarımızın, eğitim ve sağlık hakkını kullanamayan halkımızın, ezilen- sömürülen tüm kesimlerin sesi olmak için alanlardayız.”

Emekçilere destek veren CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun mesajları ise şöyle:

“Bursa’da her ay su faturalarına zam geliyor. Elektrik, doğalgaz aynı şekilde. Emekçiletre gelince neden onların maaşlarına da aynı oranda zam yapılmıyor? Grev hakkının olmaması demek şu demek: Aslında iktidar diyor ki sendikalara gelin tenis oynayalım, ama sizin elinizde raket olmasın! Bu adil midir?Emeklilere de kenardan izleyin diyor. Grev hakkı olmadan gerçekten sendikal hakkın tam anlamıyla geröekleşmesi mümkün değildir. Emekçilerin taleplerinin yerine getirilmesi gerekir.”

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu üyeleri, toplu sözleşme görüşmelerinin başlayacağı 2 Ağustos günü Ankara’da  Çalışma Bakanlığının önünde olacak.