Gençlerin Sorunları Türkiye’nin Sorunlarıdır! Onların Çığlıklarına Sessiz Kalmayalım!

Gençlerin Sorunları Türkiye’nin Sorunlarıdır! Onların Çığlıklarına Sessiz Kalmayalım!

“Yapılan araştırmalara göre, ülkemizin geleceği gençlerimizin gelecek kaygısı her geçen gün daha da artmaktadır. İyi bir eğitim ya da iş imkanı bulabilmek, daha özgür yaşamak isteyen gençlerimiz birer birer ülkeyi terk etmektedirler.” sözler CHP’li bir isme ait. CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan, diplomalı işsizlerin sorunlarını araştırmak için bir Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi. Özkan; “Gençlerin yaşadığı sorunlar ekonomik, siyasal, toplumsal ve kültürel başlıklar altında birikmektedir. Neredeyse her üç gençten bir tanesinin işsiz olması, toplumda değer görememe duygusu, kişisel özgürlüklerinin olmaması, gelecekleri ile ilgili plan yapamama gibi nedenler, gençlerimizin başka bir ülkede hayatlarına devam etme isteklerini artırmaktadır.

Ayrıca eğitim için yurt dışına giden “genç beyinler” de geri dönmeyi düşünmemektedirler. Ülkemizin yetiştirdiği gençlerimizin hayatlarının geri kalan kısmında kendi ülkelerine faydalı olamamaları ülke olarak onlara sahip çıkamamamız çok acıdır. Daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında dile getirdiğimiz bu konuların ivedilikle araştırılması ve çözüm yollarının bulunması amacı ile Meclis Araştırma önergemizi sunmuş bulunuyoruz. Umuyorum ki, Meclis’te oy birliği ile bir araştırma komisyonu kurularak çalışmalarına başlayacaktır.” dedi.

“Gençler Türkiye’nin Yegane Sigortasıdır!”

Özkan; “Yapılan pek çok araştırmaya göre OECD ülkeleri arasında en mutsuz gençler bizim ülkemizdeki gençlerimizdir. Türkiye’deki gençlerin ezici bir çoğunluğu mutlu, huzurlu ve başarılı bir yaşam kurmak için ülkeyi terk edip kendi ülkelerinde bulamadıkları huzuru başka ülkelerde aramaktadırlar. Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmasına göre gelecek kaygısıyla mutsuzluğun arasında güçlü bir ilişki vardır. Gelecek beklentisi düştüğü ölçüde mutluluk oranının da o kadar düştüğü denilmektedir. Ancak bölgesinde “büyük devlet” olma yolunda ilerlediğini söyleyen Türkiye’nin gençlerine verdiği umut yok denecek kadar azdır. Unutulmamalıdır ki, gençler gidişatı en iyi takip eden kesimdir. Her dönemde değişim hareketlerinin gençler tarafından başlatılıyor olması bir tesadüf değildir. Varsa toplumda bir huzursuzluk bunu ilk gören ve buna ilk itiraz eden daima gençler olmuştur. O nedenle gençlere ve sorunlarına eğilmemiz gerekmektedir.

Ne yazık ki Türkiye’yi yönetenler genç dinamik nüfusun ülkeden ümidini kesecek duruma getirmişlerdir. Gençlerimizin temel sorunlarını çözemezsek, yani gençlere ülkenin geleceğine dair ümit veremezsek, bu kuşağı kaybetmeyi bırakın, bu yüzyılı da kaybederiz. Bir daha bu kadar çok genç popülasyonumuz da olmayabilir. Bir tarafta çocuğunun kendine ait bir odası, bir kütüphanesi, bilgisayarı, interneti olan, çocuklarına iyi eğitim fırsatı sunan %20 lik bir kesim, diğer tarafta ise %80’i fırsat eşitliğinden uzak durumda olan başka bir kesim var.  Türkiye’de başta eğitim olmak üzere ve akıllara gelebilecek her konudaki temel problem, bu iki grup arasındaki makasın gittikçe daha da açılmış olmasıdır.  Sosyal devletin görevi bu makası kapatmaktır. Pandemi döneminde ise bu makasın hiç olmadığı kadar belirgin bir şekilde açıldığını gözlemlemekteyiz.

Araştırmalara göre, gençlerin %76,2’si geçici, %64’ü kalıcı olarak eğitim veya iş amacıyla yurt dışına gitmek istiyor. Habitat Derneği “Türkiye’de gençlerin iyi olma hali” isimli çalışma çerçevesinde yaptığı bir araştırmada ise; başka bir ülkeye yerleşmeyi düşünen gençlere bunu istemelerinin sebepleri sorulduğunda, en fazla belirtilen sebepler şunlardır: Yurt dışında daha iyi iş olanakları, Türkiye’de gelecek görememe, ülkenin kötüye gittiğini düşünme, daha fazla kişisel özgürlük, daha iyi eğitim olanakları ve Türkiye’de düşünce özgürlüğü bulunmaması. Gençlerin yaşadığı sorunlar ekonomik, siyasal, toplumsal ve kültürel başlıklar altında birikmektedir.

Gençlerin sorunları Türkiye’nin sorunlarıdır. Gençlerimizin umutlarının tükenmesini önlemek ve gelecek kaygısının daha da büyümesini engellemek bizlerin görevidir. Bu durum ivedi olarak harekete geçmemizi zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle çözüm noktasında kalıcı adımların atılması, gençlerimizin sorunlarının tespiti ve çözüm yollarının araştırılması amacıyla Anayasanın 98. Ve İç Tüzüğün 104. Ve 105. Maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasın uygun olacağını düşünüyorum.” dedi.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?