Türk Diyanet Vakıf-Sen Bursa Şube Başkanı Hilmi Şanlı, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı. Şanlı mesajında; ” BM Genel Kurulu 10 Aralık 1948 tarihinde kabul ettiği İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde; bütün insanların özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğdukları, akıl ve vicdana sahip oldukları, birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmaları gerektiğini kabul etmiştir.

Kabul edilen bu bildiride; herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin bu bildirgedeki ilan edilen bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabileceğini belirtmiştir. Aynı şekilde, yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkı, hiç kimseye işkence yapılamayacağı, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamayacağını ilan etmiştir.

Ne yazık ki; günümüzde bu yazılanlara ve imza altına alınan maddelere, sözde medeni ve büyük devletler uymamaktadır. Zulüm, işkence, insanlık onurunun yok edilmesi, zorla göç ve işgaller devam etmektedir. Dünyanın hangi köşesine bakılırsa bakılsın; kan, vahşet, işkence, sürgün ve soykırımlarla doludur. Doğu Türkistan’da yıllarca süren katliamlar, soykırımlar, bırakın insanları hiçbir canlıya yapılamayacak işkenceler artarak devam etmektedir.

İsrail askerleri, Filistin’li Müslümanları çocuk, kadın ve yaşlı demeden katletmekte, zorla insanları topraklarından çıkarmaktadır. İbadet haklarını engellemektedir. Azerbaycan toprağı olan Karabağ 28 yıldır işgalde kalmıştır. Daha dün Bosna’da, Irak’ta, Suriye’de, Arakan’da ve birçok yerde Müslümanların kanı dökülmüştür. Zorla vatanlarından göç ettirilmişlerdir.

Sözde medeni Avrupa ülkelerinde, özellikle son zamanlarda Türk ve Müslüman nüfusa karşı ırkçı, ayrılıkçı ve yok edici söylem ve eylemlerin artmaya başladığına şahit oluyoruz. Bütün insanlık bir taraftan, Kovid-19 salgınının yayılmaması ile uğraşırken, bundan ders almayanlar hala ırkçı yaklaşım sergilemektedirler.

Ne acıdır ki, zulme uğrayan mazlum insanlardır, Müslümanlardır. Daha dün Fransa’da Başakşehir futbol takımımızın yardımcı antrenörüne karşı ırkçılık yapılmıştır. Bunu yapana bütün ülkeler, spor kulüpleri ve herkes en üst seviyede tepki vermelidir, kınamalıdır ve gerekli ceza uygulanmalıdır.

Sevgili Peygamberimiz Hz.Muhammed (sas) yaklaşık 1388 yıl önce gerçek insan hakları anlayışını ortaya koymuştur. Bu çağrıya öncelikle Müslümanlar sahip çıkmalı ve uygulamalıdır. Peygamberimiz’in (sas) 632 yılında Veda Hutbesinde bizlere bildirdiği; “Ey insanlar! Biliniz ki Rabbiniz birdir, atanız da birdir. Hepiniz Âdem’densiniz, Âdem de topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Allah katında üstünlük ancak takva iledir.”

Sözleriyle asırlar öncesinden bütün insanlığı uyarmış ve insanlığın kurtuluş reçetesini ilan etmiştir. Bugün 72. yılı kutlanan ve Ülkemizin de taraf olduğu İnsan Hakları Evrensel Beyanname’sinde dile getirilen hususlara, öncelikle ileri demokrasi sahibi ve ileri ülkeleriz diyen devletlerin yöneticileri uymalıdır.

Türk Milleti, tarih boyunca her zaman ve şartta dünyanın neresinde olursa olsun, zulme, haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı çıkmayı şiar edinmiştir. Medeniyetimiz kardeşlik, hoşgörü, yardımlaşma ve dayanışma üzerine kurulmuş ve güzel örneklerle doludur. Sadece insanlar değil bütün canlıların haklarını korumuş ve gerekli tedbirleri almıştır.

Bu düşüncelerle, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle dünyanın her yerindeki mahzun, mazlum ve mağdur insanlar ve bütün insanlık için huzurlu, onurlu, adaletli günlerin yaşanmasını diliyorum.” dedi.