Bursa Staj ve Çırak Mağdurları Derneği seslerini duyurmak için Şehreküstü 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Dernek üyeleri yaptığı açıklamada, ”Bizim mücadelemiz bu hak davası sonuçlanana kadar devam edecektir kar tanesiydik çığa dönüştük birbirimize kenetlendik hakkımız bize teslim edilene kadar da mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. Staj mağdurları 15 Temmuz Demokrasi ve Şehreküstü Meydanı’nda yüksek volümden son uyarısını yaptı. Etkinliğe CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, CHP Yıldırım Nihat Yesiltaş, İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Hasanoğlu ve İlçe Başkanları, geçmiş dönem İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, Gelecek Parti Osmangazi İlçe Başkanı Burhan Baburhan, Gelecek Parti İl Kadın Kolları Başkanı Zehra Hursever, Demokrat Parti İl Başkanı Çağrı Kaplan da katılarak mağdurlara destek verdi. Açıklamayı Taner Tuncay ve Murat Beyazkuş yaptı.

Bursa Staj ve Çırak Mağdurları Derneği seslerini duyurmak için Şehreküstü 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

İşte o basın açıklaması;

Sevgili Staj ve çıraklık mağduru arkadaşlarımız Dernek yöneticilerimiz saygıdeğer siyasi temsilcilerimiz ve onların değerli milletvekilleri bugüne kadar bize desteklerini esirgemeyen saygıdeğer basın emekçileri;

Bizler çocukluğu ve gençliği atölyelerde tamirhanelerde Geçmiş olan elleri yağlı ve avuçları nasırlı emekçileriz,Bursada sayımız 45000 Türkiyede ise 99 öncesi 250000 kişi lik kocaman bir aileyiz biriz kenetlendik ve ayrılmayada hiç mi hiç niyetimiz yok;Bizim tek hayalimiz vardı Bir an önce meslek sahibi olmak ailemize katkıda bulunmak ve geleceğimizi teminat altına almaktı staj ve çıraklığa başladığımız ilk günde elimize SSK kartları verildi ve bize görev yaptığımız işverenler ile birlikte okuldaki öğretmenlerimiz ”artık siz sigortalısınız tamam yaşıtlarınız belki sizin gibi atölye köşelerinde işletme köşelerinde çalışmıyor sizler emeğinizle alın terinizle çalışıyorsunuz ama sonunda kazanan sizler olacaksınız sizler bu ülkenin sanayisine damga vuran bn küçük bireyler olacaksınız” dendi. O kadar ki bunun sonunda da Sosyal Güvenlik sistemine girdiğiniz için Hakkınız olan emekliliği kazanacaksınız dendi bizim bildiğimiz tek bir şey vardı. Bir SSK kartı sahibi olmak hizmete başlamak anlamındaydı Biz bilirdik ki her emek veren bir gün geldiğinde emeğinin karşılığını alırdı Haftanın iki günü okullarda geri kalan 3 günlüğü iş yerlerinde geçirirdik. Akşamları mesaiye kalır hafta sonları da fazla çalışmaya getirilirdik ama bizi tek teselli eden o yorgun bedenlerimize tek güç veren bir şey vardı. Bizler sigortalıydık ancak geldiğimiz noktada bizim devlet kurumlarının sayfalarında gözüken ilk sigorta giriş tarihlerinin Kısa vadeli kollara tabi olduğu emeklilik için  geçerliliğinin olmadığı söylendi. Biz çocuktuk 18 yaşından küçük hayalleri olan her şeye inanan insanlardık kaldı ki sosyal sigortalar seçime tabi olmayan seçeneği olmayan bir sistemdir ancak maalesef böyle değilmiş.Bluuğu çağına ermemiş biz emekçilerin sigortaları sözde sadece hastalıklara tabi olan kısa vadeli olarak yatırılmış. Bu sigortalar yatırılırken biz o küçük bedenlere mi sorulmuş yoksa bizim varisimiz olan annelerimize babalarımıza mı sorulmuş bizim hayatımızı bizim geleceğimizi bizim umutlarımızı etkileyen bu kararı veren kimdir vicdanları yaralayan ve yürekleri korlayan bu haksız kararı bu hukuksuz uygulamayı kimler bize reva görmüştür? Bizim mücadelemiz sadece kendimize yapılan bu haksızlığı mücadelesi değildir bundan sonra bu ülkenin ihalarını sihalarını Altay tanklarını yapacak olan meslek lisesi ve diğer mesleki eğitim kurumlarının küçük emekçilerinin mücadelesidir. Sosyal hukuk devletlerinde her vatandaş doğduğu topraklarda vatandaşı olduğu topraklarda eşit haklara sahiptir toplumun bir kısmına belirli imtiyaz tanınıp belirli bir kısmına imtiyaz tanınmaması Adalet sahibi olan insanların kabul edeceği bir şey değildir.

Bizlerin alın terleri kurudu ellerindeki nasırlar çatladı artık hakkımızın verilmesinin vakti geldi de geçiyor bile her seçim siyasi partilerin bir seçim vaadi olmaktan bıktık. Biz bıktığımız gibi ailelerimiz de çevremizde bıktı bundan sonra özellikle bize söz verenlerin vaat verenlerin seçim malzemesi olmayacağımızı belirtmek isteriz. Çünkü artık yıllar geçti. Çünkü artık ömür bitiyor artık hakkın hak edene vaatin vaat edilene amasız lakinsiz şartsız karşılıksız verilme vaktidir artık vaat değil icraat zamanıdır.

Ellerinizin vicdanlara gitmesini istiyoruz. Sigortanın bir seçenek mi olduğu yoksa zorunluluk mu olduğu 15-16 yaşındaki çocukların kısa vadeliliği uzun vadeliliği bilip bilmeyeceği aklının nasıl vereceği kime soracağı hayatına dair nasıl karar alınacağını kime danışacağı sizden sadece bu soruların cevabını istiyoruz.

Bizleri ötelenmiş itelenmiş hissettirmeyiniz bizleri kandırılmış hissettirmeyiniz. Bizler çocuktuk Aklımızın sigortanın kollarına ermesi mümkün değildi Bizler akşam ezanlarında sofrada ol işten geldiğin zaman evde ol denilen nesillerdik kendi kendimize karar verme imkanımız yoktu zaten herhangi bir kararımız olsa da 18 yaşından küçük olduğumuz için bu kararları tek başımıza almamız mümkün değildi. Kanunlar dahi buna izin vermez bir daha soruyoruz bizim hayatımızı mahveden bu kararları bizim adımıza kim aldı kim bizi bu durumlara düşürdü birileri düşürdüyse birileri hata yaptıysa kim düzeltecek. Tabii ki bizim sonsuz güven duyduğumuz Türkiye Büyük Millet Meclisinin siz değerli parlamenterleri ve siyasi partileri düzeltecektir.

Anayasanın eşitlik ilkesi bir ülkede bir kişi değil din ırk mezhep siyasi görüşü nedeniyle ayrı muameleye tutulamaz denir Bizler de bu ülkenin vatandaşlarıyız. Bizler de bu vatanın evlatlarıyız bir haksızlık oldu ise bir ran önce stajımızın ve çıraklığımızın sgk başlangıcı olarak kabul edilmesi gerekir.Sadece sizlerden irade bekliyoruz sadece sizlerden vaat değil çözüm bekliyoruz.

Buradan saygıdeğer devlet yöneticilerimize,Devlet büyüklerimize ve bürokratlarımıza bizi temsil eden siyasi partilerimize bu haksızlığın bir an önce sonlandırılması stajyer ve çıraklık sigorta numaralarımızın bizim E-devlet’te yazan sosyal güvenlik kurumunda bulunan ilk tescil numaralarımızın sigorta başlangıcı yapılmasını istiyoruz. Biz çok şey istemiyoruz biz hakkımızı istiyoruz bize sorulmadan alınan geleceğimizi istiyoruz umutlarımızı istiyoruz. Çocukluğumuzun gençliğimizin geri getirilmesi mümkün değildir. Kalan eskide kaldı ama verilen emeğin hemen karşılığı alınmadığı zaman ne kaybolan çocukluk ne de kaybolan gençliğin acısı bu haksızlığın yanında acı gibi kalmıyor

Yüce meclisimizin bir an önce geçmişin bu küçük emekçileri bugünün sanayi emekçileri için irade gösterip haklarını teslim etmesini istiyoruz.

Bizim mücadelemiz bu hak davası sonuçlanana kadar devam edecektir kar tanesiydik çığa dönüştük birbirimize kenetlendik hakkımız bize teslim edilene kadar da mücadelemizi sürdüreceğiz.

Ta ki stajyer ve çıraklık numaralarımız sigorta başlangıcı yapıldığı an evlerimizdeki Annelerimizin babalarımızın eşimizin ve çocuklarının sofrada yüzleri güldüğü an bizim kalplerimizin huzura kavuştuğu an bizim için vaatlerin yerine getirildiği andır.

Buradaki alandaki sevgili emekçi kardeşlerim haklarını arayan stajyer ve çırak kardeşlerim Biliyoruz huzursuzsunuz üzgünsünüz sizinle beraber aileleriniz de üzgün ama unutmayın hak hak sahibine er yada geç verilecektir.
Buradan yine sesleniyoruz amasız lakinsiz şartsız kayıtsız bizim stajyerlik ve çıraklık sigortalarımızı SGK başlangıcı yapınız. Bizlerin de ailesine ve ocaklarına mutluluk getiriniz bunu yapmak sizlerin elinde biliyoruz yapabilirsiniz dediğimiz gibi sadece ve sadece ellerin vicdanına gitmesi gerekiyor ve bir an önce hakların teslim edilmesi gerekiyor. Buradan bir kez daha bu meydanı dolduran binleri hak mağduriyeti yaşayan stajyerleri ve çırakları burada sesimizi duyurmak için bizim yanımızda olan siyasi parti temsilcilerini sivil toplum örgütlerini değerli Türkiye Büyük Millet Meclisi milletvekillerini özellikle bizi yalnız bırakmayan değerli basın temsilcilerini ve emekçilerini saygılarla selamlıyoruz.

Son kez diyoruz ki staj ve çıraklık başlangıcı SGK başlangıcı olsun.

Bursa staj ve çırak mağdurları Derneği…