BU ZORUNLU AŞI BASKISI İLE BAŞ ÖRTÜSÜ ZULMÜ ARASINDA ÇOK BÜYÜK BENZERLİKLER GÖRÜYORUM, DEMEKKİ İKİSİNİN DE KAYNAĞI AYNI!

BU ZORUNLU AŞI BASKISI İLE BAŞ ÖRTÜSÜ ZULMÜ ARASINDA ÇOK BÜYÜK BENZERLİKLER GÖRÜYORUM, DEMEKKİ İKİSİNİN DE KAYNAĞI AYNI!

1-) İki zumünde kanunda yeri yoktu, ama hukuk açık bir şekilde çiğnenerek, zorbalık ve algı yönetimi ile uygulandı…!

2-) 28 Şubat döneminde de baş örtülü olanların İRTİCAYI YAYDIĞI (Bulaştırdığı) Baş örtülü olmayanların kendilerini baş örtülüler sebebi ile baskı altında hissettiği söylendi..

3-) Baş örtüsü zulmü sırasında da bazı televizyon beyinli, kraldan çok kralcı ahmaklar baş örtülüleri vatan haini ilan etti, onlara yol ortasında bile saldırdılar, hakaret ettiler…

4-) 28 Şubat zulmü sırasında da; baş örtülüler kamu alanlarına sokulmadı, en temel insan haklarından mahrum edildi…

5-) Baş örtüsü zulmü sırasında da bir kısım sanatçı, gazeteci, iş adamı ve siyasetçi kesimi, hakim olan güç ve onların uşaklarına yaranmak için insanlığı ve hukuku hiçe sayan açıklamalar yaptılar, çünkü rüzgar o zamanlar o taraftan esiyordu ve menfaatleri o tarafta idi.

Bu gün tepedekiler göstermelik sıvılar vuruluyorlar, yani vitamin, serum filan, bunlar zekiler yeni Dünya düzenini görüyorlar, Allah C.C. ya değilde güce taptıklarından, bundan kaçış olmadığını düşünüyorlar ve yeni düzendeki yerlerini almak istiyorlar, yalakalıkları bundan…

Şimdi ne oldu, o 28 Şubat zulmünü yapanlardan (yaşlılıktan beyni iyice sulanmışlar hariç) sus pus oldular, sanki o günler hiç yaşanmamış gibi davranıyorlar, o günleri hatırlatırsanız utanırlar, hatta yapılanları inkar da eder; “…öyle bir şey mi yapılmışmıydı, biz şahit olmadık…” derler.

Tabi şimdi bazıları; “İki durum aynı şey değil” diyecek, gerçektende aynı değil, o gün baş örtüsü zulmünü yapanlar hedefte değildi, ama bu gün bu zülmü yapanlar da hedefte, bu gün olmasa yarın…! Ciddi bir mücadele yapılmaz ise bundan kaçış da yok.!

Deney sıvılarından memnun olanlar şunu hatırlatırım; bunların bir kısmı plasebo (yani, deneysel aşı ve ilaçların bir kısmı sahte olmalı) bir kısmı ise (özellikle M-RNA aşıları) henüz harekete geçmemiş nano tüpler barındırıyor, yani aktif olunca canınızı okuyacak, aklınızla oynayacak cinsten, bir kısmı ise sinovac şirketinin ürettiği. Coronovac gibi klasik yöntemle üretilmiş deney sıvıları zararları az görüldü, ama asıl hedef özgürlüğünüz ve aklınız, hele bir AŞI ZORUNLU HALE GELSİN, asıl o zaman AŞI’NIN KRALINI GÖRECEKSİZ, çünkü aşı zorunlu olunca hukuken bir eşya olacaksınız ve size her şeyi yapma hakları olacak, istedikleri şeyi size enjekte edecekler, itiraz edemeyeceksiniz..(Gerçi bu gün itiraz hakkınız varken bunu yapmıyorsunuz ya neyse..)

Ama o zaman bir şey yapamayacaksınız, ya aklınız kontrol altında olacak, uyuşmuş olacaksınız, yahutta dahada kötüsü olacak hayatta olmayacaksınız…!

Bu dediklerimi bir komlo teorisi kabul edin, beyin jimnastiği yaptırdığımı düşünün, ama yeterki düşünün…. Ya ben haklı isem, ya bu göl maya tutarsa…!

ZORUNLU AŞIYA HUKUKA AYKIRI KAPATMALARA KARŞI ÇIKAN DİŞ HEKİMİ MAHMUT DEMİRKAN, HAKKINDA 4 SORUŞTURMA 1 CEZA DAVASI AÇILMASINA, İŞYERİNE KAPATMA KARARI VERİLMESİNE KARŞI ZÜLME BOYUN EYMİYOR VE BİZLER İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDİYOR.BU KAHRAMAN BİLİM İNSANINI TEBRİK EDİYORUZ, AŞAĞIDA ONUN AÇIKLAMASINI VERİYORUZ…

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

1 Yorum

  1. Cüneyt Bey hakkın hakikatin yanında olduğunuz için çok teşekkür ederim sagolun Allah razı olsun iyi ki varsınız kaleminize gönlünüze sağlık

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?