1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, dünyanın dört bir yanında emek ve işçi bayramı olarak kutlanıyor. Bu sene ise 1 Mayıs coşkusu pandemi gölgesinde kaldı. Erkeklerin yoğun olduğu metal iş kolunda ilk kadın şube başkanı olan Türk Metal Sendikası Bursa Şube Başkanı Selda Tekman, “Örgütsüz toplumdaki kadınlar cinsiyetçi bir yaklaşım içerisindeler. Eğer işten çıkarılacak birisi varsa bu kişi kadın oluyor. Ücret eşitsizlikleri mevcut. Bizim örgütlü olduğumuz yerde böyle şeyler mümkün değil. Dolayısıyla ilk önce ben kadın erkek fark etmeksizin örgütlenmek gerektiğine inanıyorum. Kadınların örgütlenmede biraz daha aktif rol oynaması gerekiyor. Bir yere kadar bizim pozitif ayrımcılığa ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Örgütlemenin önündeki engeller gelecek yıllarda kalkarsa kadınlar için büyük bir adım olacağını düşünüyorum” dedi.

GÜLNAME PAÇA / BURSADA BUGÜN bursadabugun.com

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, çalışanların sorun ve taleplerinin gündeme getirildiği gün olma özelliğini taşıyor.

Geçen sene olduğu gibi bu yıl da, Kovid-19 salgını nedeniyle 1 Mayıs alanlarda kutlanamıyor.

Şüphesiz ki iş hayatında en büyük zorlukları yaşayanlardan biri de kadınlar.

“PANDEMİ SÜRECİNDE 10 KADINDAN 3 TANESİ İŞİNDEN AYRILMAK ZORUNDA KALDI”

Erkeklerin yoğun olduğu metal iş kolunda ilk kadın şube başkanı olan Türk Metal Sendikası Bursa Şube Başkanı Selda Tekman, “Pandemi sürecinde bütün çalışanlar çok fazla etkilendi. Özellikle örgütlü işçileri ekonomik olarak etkilemese de sosyal olarak fazla etkiledi. Kapanma dediğimiz dönemlerde de işçilerimiz hep çalıştı. Dolayısıyla çalışanlarımız canları pahasına çalışıyorlar. En olumsuz etkilenen insanlar işçiler oldu. Bunun yanı sıra kadınlar çok etkilendi. Bu süreçte daha çok şiddet gördü, çocuk bakmak zorunda oldu ve işten birinin ayrılması gerekiyorsa bu süreçte bu kişi kadın oldu. Bu yüzden her zaman kadınların pandemiden daha fazla etkilendiğini gördük. Bu pandemi sürecinde 10 kadından 3 tanesi işinden ayrılmak zorunda kaldı. Bunların yanı sıra canları pahasına çalışan, çarkları döndüren işçiler Kod-29 ile birlikte işten atıldılar. Ben bu ülkede her zaman en çok işçilerin etkilendiğini gördüm” şeklinde konuştu.

“KADINLARIN ÖRGÜTLENMEDE BİRAZ DAHA AKTİF ROL OYNAMASI GEREKİYOR”

“Toplumuzda Sanayi Devrimi ile birlikte kadının yeri, işte ve evdeki pozisyonu belli ama zaman değişiyor ve Sanayi Devrimi ile birlikte de bence kadının da yeri değişmeye başladı” diyen Selda Tekman, “Endüstri ile birlikte kadının yeri değişti. Mesela ben şu an bir metal sektöründe şube başkanı olarak görev yapıyorum. Bu bir ilk ama algıların değişmesiyle birlikte bunun devamı gelecek. Bizi kısıtlayan şeylerin algılar olduğunu düşünüyorum. Kadınların bir şeyleri mücadele ederek elde ediyor olması neden mücadele ediyoruz sorusunu akıllara getiriyor olabilir ama bir süreç gerekiyor bununla ilgili. Cinsiyetçi bir bakış açısı var ama bunun zamanla değişeceğine inanıyorum ve biz de bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Örgütsüz toplumdaki kadınlar cinsiyetçi bir yaklaşım içerisindeler. Eğer işten çıkarılacak birisi varsa bu kişi kadın oluyor. Ücret eşitsizlikleri mevcut. Bizim örgütlü olduğumuz yerde böyle şeyler mümkün değil.  Dolayısıyla ilk önce ben kadın erkek fark etmeksizin örgütlenmek gerektiğine inanıyorum. Kadınların örgütlenmede biraz daha aktif rol oynaması gerekiyor. Bir yere kadar bizim pozitif ayrımcılığa ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Örgütlemenin önündeki engeller gelecek yıllarda kalkarsa kadınlar için büyük bir adım olacağını düşünüyorum. Bu sene 1 Mayıs pandemi gölgesinde yaşanacak. Keşke caddelerde el ele, kol kola kutlayabilsek ama mümkün değil. Ben 1 Mayıs’ın emekçi, canı pahasına çalışan, ekonomiyi döndüren işçilerin emek ve mücadele gününü kutluyorum. Bunu hak ettiklerini düşünüyorum. Kıdem tazminatına olan saldırıların kalkmasını diliyorum. Sadece demokrasi istiyoruz. Örgütlenmedeki engellerin bir an önce kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Tekrardan 1 Mayıs Emek ve Mücadele gününü kutluyorum” dedi.