Gemlik Belediye Başkanı Sertaslan, hakkındaki iddialarla ilgili konuştu

Gemlik Belediye Başkanı Sertaslan, hakkındaki iddialarla ilgili konuştu

Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, hakkında çıkan ve yargıya da intikal eden evlilik dışı ilişki iddiaları ile ilgili konuştu. Konuyla ilgili gizlilik kararı olmasına rağmen linç kampanyasına dönüşmesi nedeniyle açıklama yaptığını belirten Sertaslan, “Kimseyi kandırmadım. Biri 49, biri 37 yaşında iki yetişkinin karşılıklı yapmış olduğu bir hatadır yaşamış olduğum. Tek özür dilemem gereken kurum ailemdir. Yargının vereceği karara göre herkes payına düşeni yaşayacak” dedi.Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan hakkında, bir kadınla evlilik dışı ilişki yaşadığı ve bu ilişkiden bir çocuğu olduğu iddiaları ortaya atılmıştı.

Sertaslan, hakkında açılan babalık davası ile yargıya intikal eden konuyla ilgili basın açıklaması düzenledi.

Sertaslan’ın açıklamaları şöyle:


“BU KONU HAKKINDA İLK VE SON KEZ KONUŞUYORUM”

“Bugün burada bu konuşmayı yapmak zorunda kalmak benim için gerçekten zor. Ne “Bu ne pişkinlik yahu” dedirtmek gibi bir niyetim var, ne de basına konu edildiği haliyle “Kötü adam profili bana yakışmaz, yakışmadı” deyip de böyle bir adam olmadığımı söylemek gibi bir niyetim var.

“YARGININ VERECEĞİ KARARA GÖRE HERKES PAYINA DÜŞENİ YAŞAYACAK”

Konu yargıda. Gizlilik kararı var. İlk ve son konuşmam olacak kamuoyuna karşı bu konuyla ilgili bu konuşma. Ve ondan sonra da şeriatın kestiği parmak acımaz diyerek yargının verdiği karar neticesinde de herkes payına düşeni yaşayacak.

“KİMSEYİ KANDIRMADIM”

Olduğu gibi aksetseydi basına inanın çok daha zor olurdu işin karşınıza çıkmak konusunda… Ama haber özgürlüğü yerine bir siyasetçiyi linç kampanyası altında bırakma amacını taşıyınca iki kelime söyleyebilecek durumdayım: Kimseyi kandırmadım.

“İKİ YETİŞKİNİN KARŞILIKLI HATASI”

Biri 49, biri 37 yaşında iki yetişkinin karşılıklı yapmış olduğu bir hatadır yaşamış olduğum. Özel hayatın gizliliği noktasında cümleler kurup ki böyle olmasına rağmen onun arkasına saklanmak niyetinde olmadığımı bilmenizi isterim.

“ÖZÜR DİLEMEM GEREKEN TEK KURUM AİLEMDİR”

Özür dilemem gereken birinci ve aslında tek kurum da aile kurumumdur. Allah’a her gün şükrediyorum. Çok uzun zamandır mücadele ettiğim bu konuda çocuklarım ve ailem, eşim bir an dahi yalnız bırakmadılar beni. Böyle bir eşe sahip olduğum için Allah’a binlerce kez şükür ediyorum.

“HAYSİYET CELLATLIĞINA SOYUNANLAR BUNU FARK ETSİN”

Konunun detayları mahkemede her yönüyle konuşulacaktır. Oradan çıkan sonuç da boynumuzun borcu olacaktır. Kimseyi sokakta bırakmadım. Kimseyi aç bırakmadım. Haysiyet cellatlığına soyunan arkadaşlara şunu hatırlatmak isterim: Beni zorda bırakmak adına yaptıkları her yayın aslında bu memlekete yarın önemli hizmetler verme ihtimalleri olan çocuklarıma ve hiç suçu günahı olmayan ailelerimize yöneliyor. Bunu fark etsinler ve bir belediye başkanını zorda bırakalım adına böyle kötü, bir duruma kendilerini düşürmesinler.

“İNSANLARIN AFFEDİLMEYE MUHTAÇ OLDUĞU ANLAR VARDIR”

İnsan beşer kuldur, şaşar. Affedilmeye muhtaç olduğu anlar vardır. Böyle bakın bana. Böyle değerlendirin konuyu. Ve bu memleketi hak ettiği yere getirmek için arkadaşlarımızla soyunduğumuz bu yolda çok daha azimli, çok daha kararlı bir şekilde yol yürümeye devam edelim.

“PARTİM HER ZAMANKİNDEN DAHA SIKI BİR ŞEKİLDE YANIMDA”

Partim, partililerim her zaman olduğundan çok daha sıkı şekilde yanımdalar. Bugün burada olmalarını özellikle ben istemedim. Yapılmak istenen benim yaratmış olduğum bir durum üzerinden zaten partimi, ekibimi ve sevenlerimi üzme gayreti. Bu fotoğrafın içine özellikle onları dahil etmek istemedim.

“KONUYU ANKARA’YA AKTARDIM”

Ankara’ya Sayın Genel Başkanımızın Bursa ziyaretinden sonra teşekküre gittik ve o ziyaretimiz esnasında da ilgili genel başkan yardımcımızla konuyu ben görüştüm. Bilgiyi verdim, aktardım. Elbette yani herkes üzüldü. Ancak bizim kıymetli işler yapma yeteneğimizi, bugüne kadar yaptıklarımızı ve bundan sonra yapacaklarımıza dair inançlarını paylaşıp bu işin sadece bir aile mahkemesi noktasında değil de bir ceza davası olarak da yürütülmesi gerektiği noktasında kanaatlerini belirttiler. Bizim de tavrımız bu olacak zaten. İki kişinin hatası yüzünden hiç günahı olmayan insanlar da etkileniyorlar. Bu durumu yaratmak adına özel gayret gösteren bunun hesabını verecektir.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?