UTANMAK DA BİR ERDEMDİR

UTANMAK DA BİR ERDEMDİR

Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan bir rektör , yaklaşık bir aydır gündemi oyalıyor. Öğrenciler, direniyor, akademisyenler , öğrencilere destek veriyor. Tepkiler, çığ gibi büyüyor, öğretim üyeleri görev kabul etmiyor, rektör yalnızlığı oynuyor.

Sonunda bir öğretim üyesi, rektör yardımcılığı görevini üstlenerek, istenmeyen rektöre arka çıkıyor. Rektör yardımcılığı görevini kabul eden öğretim üyesine, öğrencileri soruyor: ” Onlarca öğrenci arkadaşımız gözaltına alınmışken, tutuklu iken siz görev almaktan hiç utanmadınız mı? Utanç duymuyor musunuz? ”

Rektör yardımcısının ağzından tek sözcük çıkmıyor. Öğrencilerinin sorusuna tek bir yanıt veremiyor. İşte o an, o kişinin düştüğü en utanılacak andır. En utanç duyulacak durumdur.

Bizler, aslında utanılmaması gereken şeylerden utanıyoruz da utanılması gereken şeylerden de utanmıyoruz..

Yaptığımız işten utanırız. Örneğin bulaşıkçılık yapmaktan, kapıcılık yapmaktan utanırız.. Doğduğumuz yerden utanırız. Köylü olmaktan, kentin varoşlarında , kenar mahallede doğmaktan, oralarda yaşamaktan utanırız. Yoksulluktan, okuma olanağı bulamamış ailemizden utanırız..

Okulda öğretmenler, işyerlerinde yöneticiler sorar kimi zaman. “Baban ne iş yapıyor? ” diye. “Babam kapıcılık yapıyor” demekten utanır bir öğrenci. “Annem , evlere temizliğe gidiyor” demekten utanır kimisi. ” Gecekonduda oturuyoruz” demenin utancını duyar bir başkası.

Yanlış yapmaktan, alay konusu olmaktan , kendilerine gülünmesinden korkar insanlar. Bu durum, iç dünyalarında çekingen davranışlar sergilemesine neden olur.

Bence özgüveni olmayan insanlar utanır böyle şeylerden.. Aslında insan, bunlardan utandığı için utanmalı.. İnsan bunlardan dolayı utanmamalı bence.. İnsanı insan yapan başka erdemlerdir bana göre..

Ancak özgüven gelişimi konusunda erken yaşlarda yaşanan sıkıntılar, ilerleyen dönemlerde de çok insanın karakteri üzerinde belirleyici rol oynar. Pek çok insan, karşıdaki insanların dalga geçmesinden çekindiği için korkarlar ve çekinirler.

Utanma duygusu, gurur, büyüklenme, suçluluk gibi bir sosyal duygudur. Sosyal davranışlarımızı belirler. Utanma duygusu, bireyi sosyal bir birey yapabileceği gibi yapılabilecekleri engelleyen, başarıları gölgeleyen bir duygu haline de gelebilir.

Köyde doğmak, yoksul bir ailenin çocuğu olmak, bir işte çalışmak utanılacak bir durum değildir. Utanmak, kendi öğrencisinin karşısında çaresiz kalmaktır. Haklının yanında değil de haksızın yanında yer almaktır. Emekçinin yanında, emeği ile kazanan insanın yanında değil başkalarının hakkını çiğneyenin yanında yer almaktır.

Konumun, ünvanın, etiketin ne olursa olsun, öğrencilerinin karşısında süs pus olmaktır. Verilecek bir yanıtının olmamasıdır.

Utanmak, utanç duymak bir erdemdir. Erdemli insanların güzel bir özelliğidir. Utanmayan insanın erdemi de yoktur kendisi de. Utanması olmayandan her türlü kötülük beklenir. Atalarımız boşuna dememiş: ” Kork korkmazdan, utan utanmazdan”.

En utanç verici şey, hiçbir şeyden utanmamaktır.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?