Corona ile Mücadele Planımızı Adım Adım Uyguluyoruz!

Corona ile Mücadele Planımızı Adım Adım Uyguluyoruz!

Corona virüsü toplantısı sona erdi! Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan corona virüs önlemleri ile ilgili flaş açıklamalar!
Recep Tayyip Erdoğan, Koronavirüsle Mücadele Eşgüdüm Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor. Koronavirüs hastalığıyla ilgili dünyadaki son gelişmeleri aktaran Başkan Erdoğan, “Bugün itibariyle dünyada Covid-19 200 bin kişiye bulaştı. 8 bin kişi ise bu hastalık sebebi ile hayatını kaybetti.” dedi. Başkan Erdoğan lise ve üniversite sınavlarına giriş tarihlerinin ertelenebileceğini ifade ederek “Yaşanan gelişmelere göre liselere giriş sınavı ve üniversiteye giriş sınavlarını duruma göre erteleyebiliriz.” dedi.
 
Corona virüsü toplantısı sona erdi! Erdoğan’dan corona virüs önlemleri ile ilgili flaş açıklamalar!
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan başkanlığında Koronavirüsle Mücadele Eşgüdüm Toplantısı gerçekleşti. 4 saat süren toplantı sonrası Başkan Recep Tayyip ‘Ulusa Sesleniş’ konuşmasını gerçekleştiriyor. Başkan Erdoğan kritik toplantı öncesi, sabırlı ve dikkatli olunması çağrısında bulunmuş, birkaç haftayı atlatmanın önemine değinmişti. Erdoğan, küresel gelişmelerin ilave avantajlar sağlayacağını, Türkiye’nin salgından uzak kalması halinde güzel bir tablo ile karşılaşacağını ifade etmişti.
 
İşte Erdoğan’ın ‘Ulusa Sesleniş’ konuşmasından satırbaşları…
 
Aziz milletim, değerli basın mensupları sizleri en kalbi duygularımla, hasretle selamlıyorum. Sözlerimin hemen başında Çanakkale Deniz Zaferi’mizin 105’inci yıl dönümünde aziz şehitlerimizi hürmetle yad ediyorum. Asırlardır ülkemizin bağımsızlığı için canlarını feda eden bütün şühedaya, terörle mücadelede, 15 temmuz’da ve sınır ötesi harekatlarımızda şehit düşen tüm güvenlik güçlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. İstiklal Savaşımızın Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarına da burada rahmetle yad ediyorum. Rabbim şehitlerimizin makamlarını ali, mekanlarını cennet eylesin.
 
Aziz milletim, değerli basın mensupları; insanlık tarihi boyunca her dönemde salgın hastalıklar ve tabii felaketler çok ciddi can kayıplarına yol açmıştır. Tarih kitaplarında Avrupa nüfusunun üçte biri ile üçte ikisi arasında bir bölümünün ölümüyle sonuçlanan salgın hastalıklardan söz ediliyor. Aynı şekilde kendi tarihimizde de İstanbul nüfusunun yarısına yakınının hayatını kaybettiği salgınlarla ilgili bilgilere rastlıyoruz.
 
DÜNYAMIZ ÇEŞİTLİ DÖNEMLERDE SALGIN HASTALIKLARLA YÜZLEŞMİŞTİ
 
Dünyada ağır sonuçları olan salgınlar aynı zamanda büyük siyasi sosyal ekonomik dönüşümlerin de tetikleyicisi olmuştur. Osmanlı’nın Avrupa’nın fethi gibi insanlık tarihine damga vuran pek çok hadisede bunun izlerini görmek mümkündür.
 
Dünyamız 2012 yılında SARS ve MERS adlı salgın hastalıklarla mücadele etmiştir. Dünyamız 2009 yılındaki domuz gribi, 2014’teki ebola salgını, 2016’daki zika virüsü gibi tehditlerle yüzleşmişti.
 
“BU HASTALIKLARIN ÖNÜNE GEÇİLMEDİĞİ TAKDİRDE…”
 
Şu anda dünyada insan ölümlerin yol açan hastalıklar arasında bu tür salgınların payı oldukça düşüktür. Ancak önüne geçilmediği takdirde kitlesel ölümlere yol açma tehlikesi hala vardır. Özellikle son aylarda hep birlikte şahit olduğumuz gelişmeleri bu perspektiften değerlendiriyoruz. Ne tür sonuçlar ortaya çıkaracağını henüz bilemiyoruz. Sanayileşme ve bilgi devrimleriyle şekillenen bugünkü dünyanın nasıl bir geleceğe evrileceğini kestirmek şu anda zordur. Ancak artık hiçbir şeyin eskisi gibi gidemeyeceği de açıkça ortadadır. Küresel ekonomik, siyasi ve sosyal düzende köklü değişiklikler yaşanması muhtemel yeni bir döneme giriyoruz. Türkiye’nin bu fotoğrafı, özellikle kendi içinde avantajlı bir yerde durdurarak oraya bunu döndürmesi şart.
 
Özellikle son 17 yılda ülkemizin temel hizmet alanlarında ve altyapısında gerçekleştirdiğimiz büyük dönüşüm sayesinde bu sürece olabilecek en hazırlıklı şekilde yakalanmıştır. Dengeli politikalar, özel sektörün üretim gücünü desteklerken, diğer yandan eğitim, sağlık ve sosyal güvenlik gibi alanlardaki hizmetlerin kamu garantisiyle kesintisiz sürmesini sağlamıştır.
 
Batı ülkeleri ise yıllarca tüm temel kamu hizmetlerini görünüşte özel sektöre terk ederek, ama aslında başından savarak vatandaşını adeta sahipsiz bırakmıştır. Liberalizmin en hararetli savunucusu olan Avrupa ülkeleri bugün hastanelerini ve diğer hizmet kurumlarını devletleştirmeye başladı. İnsan hakları savunuculuğunu bırakmayan kimi ülkelerin de ‘ölen ölür kalan sağlarla devam ederiz ‘anlayışıyla hareket ettiğini görüyoruz.
 
“BİZ 21’İNCİ ASRI TÜRKİYE’NİN ASRI HALİNE GETİRECEĞİZ”
 
Bunun için büyük ve güçlü Türkiye hedefimize 2053 ve 2071 vizyonlarımıza olan bağlılığımızı artırarak hep birlikte daha çok çalışacağız. Dünyanın yöneldiği istikamette önceden mesafe kat etmiş bir ülke olarak inşallah 21’inci asrı Türkiye’nin asrı haline getireceğiz.
 
Bilindiği gibi yeni koronavirüs veya Kovid19 hastalığı ilk olarak 2019 Aralık ayında Çin’in Vuhan şehrinde tespit edildi. Ocak ayının birinci yarısında hastalığın tam teşhisinin konmasının ardından ilk ölüm haberi geldi. Hastalık, Tayland, Japonya ve Amerika’da da görüldü. Ocak ayında da Çin yönetimi virüsün görüldüğü şehirleri karantina alınmaya başladı. Kovid19 Avrupa’da ilk olarak 27 Ocak’ta Fransa’da tespit edildi. DSÖ, Ocak ayının sonunda acil durum ilan etmeye karar verdi. Şubat ayı başında Çin’de ölümler hızla artarken; Avustralya, Kanada, Almanya, BAE, Vietnam, Filipinler gibi ülkelerden yeni vaka haberleri geldi.
 
COVİD-19 10 ŞUBAT İTİBARİYLE SARS’TAKİ CAN KAYBINI GERİDE BIRAKTI
 
Yolcu gemilerinden sınır kapılarına, uçaklardan trenlere kadar tüm ulaşım araçlarında karantina tedbirleri yaygınlaştırılmaya başlandı. Şubat 10’una gelindiğinde teşhis konulanların sayısı 40 bini geçerken, ölenlerin sayısı 1000’e yaklaştı. Ve SARS salgınındaki can kaybını geride bıraktı. Fransa, Güney Kore gibi Çin dışındaki ülkelerde ölümlerin başlamasıyla fatura ağırlaştı.
 
İran’da ve hemen ardında İtalya’da virüs salgınının hızla yayıldığını görüldü. Şubat’ın son haftasında virüs Güney Asya’dan Kuzey Avrupa’ya kadar geniş bir alanı etkisi altına almıştı. Suudi Arabistan 27 şubat itibariyle umre ziyaretlerini askıya almaya başladı. İran ve İtalya’daki ölümler dikkat çekici biçimde arttı. DSÖ, 11 Mart’ta dünya çapında koronavirüs pandemisi ilan etti. Pek çok ülke sınırlarını insan trafiğine kapatmaya yönelik tedbirler aldı.
 
COVİD-19 DÜNYADA 200 BİN KİŞİYE BULAŞTI
 
Bugün itibariyle dünyada kovid19 hastalığı teşhis edilen kişi sayısı 200 bine, bu hastalıktan ölen kişi sayısı ise 8 bine yaklaşmıştır. Hastalık teşhisi konanların 80 bini iyileşirken, kalanların tedavisi sürmektedir. Her ülke kovid 19 tehdidine karşı mücadele etmektedir. Kimi hızla sınırları kapatıp sıkı karantina yöntemlerine başvururken, kimileri de hastalığın serbestçe seyrine izin vererek doğal bağışıklık sistemini harekete geçirmeyi tercih etmektedir.
 
Türkiye en başından itibaren gelişmeleri izlemiş, tedbirlerini de süratle alarak hayata geçirmiştir. Henüz işin çok başında 6 Ocak’ta bir operasyon merkezi, 10 Ocak’ta da Bilim Kurulu oluşturarak gelişmeleri an be an takibe aldık. 14 Ocak’ta Kovid19 hastalığı rehberini hazırlayarak herkesi tüm süreçlerle ilgili bilgilendirdik. 20 Ocak’tan itibaren Çin’in Vuhan şehri, Myanmar, Singapur, Tayland, Amerika, Rusya’dan gelen tüm yolcuları ülkemize girişte taramadan geçirmeye başladık. YÖK’ten ve 12 üniversiteden akademisyenlerden oluşan Bilim Kurulu’nun tedbirlerini süratle hayata geçirilmesini temin ettik. 27 Ocak’ta Dışişleri bakanlığımız seyahat uyarlarını yayınlamaya başladı.
 
TÜRKİYE’NİN ALDIĞI ÖNLEMLER
 
Çin’in Vuhan kentindeki vatandaşlarımızı ülkemize getirerek karantinaya aldık. Karantina sonunda bu yolculardan hiçbirinde hamd olsun virüs çıkmadı. Riskli bölgelere yapılan tüm uçuşlarda yolcuların termal kamerayla taranması ve uçakta bilgilendirilmesi işlemine geçtik. 3 Şubat’ta Çin’e tüm uçuşları durdurduk. Aşamalı olarak önlemleri genişlettik.
23 Şubat’ta hastalığın ortaya çıktığı ve yayılmaya başladığı İran’dan ülkemize olan tüm hava, kara ve demiryolu geçişlerini kapattık. 27 Şubat’ta İran, Irak ve Gürcistan’la olan 8 sınır kapımızda Sahra Hastaneleri kurduk. 29 Şubat’ta İtalya ile ülkemiz arasındaki tüm yolcu trafiğini durdurduk.
 
2 Mart’ta, umreden dönen herkesin sağlık muayenesinden geçirilmesini kararlaştırdık ve vatandaşlarımıza 14 günlük karantina kuralına uymalarını tavsiye ettik. 6 Mart’ta, son 14 gün içerisinde İtalya’da bulunan yabancı uyrukluların ülkemize girişini yasakladık, ülkemiz vatandaşları için de 14 günlük evde karantina zorunluluğu getirdik. 10 Mart’ta, Sağlık Bakanımız, ülkemizde ilk defa, Avrupa’dan gelen bir vatandaşımızda KOVİD-19 testinin pozitif çıktığı bilgisini kamuoyuyla paylaştı. 12 Mart’ta, şahsımın başkanlığında yapılan toplantıda, oldukça önemli tedbirler alarak, hemen uygulamaya geçirdik.
 
Bunlar arasında, okulların tatil edilmesi ve uzaktan eğitime geçilmesi, kamu çalışanlarının yurt dışı görevlerinin ertelenmesi, spor müsabakalarının seyircisiz oynanması gibi hususlar da yer alıyordu. Altyapısı uygun Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerimizi, dezenfektan ve cerrahi maske üretimi yapabilecek hale getirdik. Uzaktan eğitimi, hem internet, hem televizyon aracılığıyla vererek, tüm çocuklarımızın erişebilmesine imkân sağladık.
 
LİSE VE ÜNİVERSİTE SINAVLARI ERTELENEBİLİR
 
Haziran ayında yapılacak Liselere Geçiş Sınavı ve üniversiteye giriş sınavının soru hazırlıkları da, tatil süreleri göz önünde bulundurularak yapılacaktır. Gelişmelere göre, bu sınavları da ileri bir tarihe ertelemeyi gündemimize alabiliriz.
 
13 Mart’ta, ülkemizdeki vaka sayısı 5’e çıktı. Aynı gün, yine şahsımın başkanlığında yapılan kapsamlı bir toplantıda yeni kararlar aldık. Almanya, Fransa ve İspanya dâhil 9 Avrupa ülkesi ile olan havayolu ulaşımını durdurduk. Hastanelere ziyaretçi sınırlaması getirdik. Kamuda çalışan hamilelere, süt izninde olanlara, engellilere ve 60 yaş üzeri personele 12 gün idari izin verdik. Özel kreşleri, gündüz bakımevlerini, özel çocuk kulüplerini tatil ettik. Kışlalardaki askerlerin çarşı izinlerini durdurduk.
 
Ceza-infaz kurumlarındaki görüşler ile nakillere ara verdik. Acil olmayan duruşmaların ve diğer adli işlemlerin ertelenmesinin yolunu açtık. Kültür-sanat faaliyetlerini Nisan sonuna kadar erteledik. İlaçları rapora bağlı yaşlıların ve kronik hastalığı olanların, rapor süresi bitiminde hastaneye gitmeden ilaçlarını almaya devam edebilmelerine imkan tanıdık.
 
Nisan ayı sonuna kadar programlanan tüm ulusal ve uluslararası bilimsel faaliyetleri, açık-kapalı toplantıları, kongreleri, konferansları, askeri tatbikatları, bedelli askerlik celplerini tehir ettik. İhracatçılarımızın alınan önlemlerden etkilenmemesi için, gümrük kapılarında gereken her türlü tedbiri aldık. Salgının yaygın olduğu İran üzerinden yapılan Orta Asya ihracatlarının TIR güzergâhlarını Gürcistan ve Azerbaycan’a yönlendirdik.
 
20 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
 
Bugün itibariyle 20 bin öğretmenin atamasını gerçekleştirdik. Bunun müjdesini vermek istiyorum.
 
ERDOĞAN TOPLANTI ÖNCESİNDEKİ BU AÇIKLAMALARI YAPMIŞTI
 
Başkan Erdoğan corona virüsü toplantısı öncesi şu açıklamalarda bulundu…
 
Tüm dünya ile birlikte ülkemizi de etkileyen koronavirüs hastalığı ile ilgili değerlendirme toplantımıza hoş geldiniz. Toplantımızın ardından milletimize sesleneceğiz. Detaylı bir şekilde dünyada ve ülkemizdeki durumu anlatacağız. Bugüne kadar hastalığın kontrol altında tutulması ile ilgili sağlık önlemleri ve tedbirleri hayata geçirdik, devam edeceğiz. Gönüllü ve zorunlu karantina ile hayatı durdurması yanı sıra ekonomik boyutları da olacaktır. Bu hastalığın salgın haline dönüşmesini engelleme ve ekonomiyi ayakta tutma gibi bir zorunluluğumuz var. İşlerin yoluna girmeye başladığı bir dönemde ipin ucunu asla bırakamayız. Kovid-19 ile mücadele ederken sanayi ve ticarette çarkları çevirmek elbette kolay değildir. Özel sektörün de sorumlulukları vardır. Bunu atlattığımızda önümüzde bizi bekleyen daha güzel günlerin olduğunu görüyoruz. Sabır ve dua ile bugünleri aşacağımızı umuyorum.
 
“GÜZEL BİR TABLO BİZİ BEKLİYOR”
 
Çin’deki salgın dönemi Avrupa başta olmak üzere tüm dünyayı üretim konusunda alternatifler aramaya itmiştir. Akla ilk gelen ülkelerden biri Türkiye olmaktadır. Petrol fiyatlarındaki düşüş ülkemize büyük avantaj sağlayacaktır. Hastalığı kontrol altında tutarak birkaç haftayı atlatabilirsek umduğumuzdan daha güzel günler bizi bekliyor. Dirayet göstermemiz gerekiyor. Sizlere güveniyorum, birlikte aşacağımıza da inanıyorum.
 
“EN İYİ DURUMDA BİZİZ”
 
Şu an en iyi konumda biz varız. Bizden sonra Almanya geliyor. İngiltere ve Fransa’nın durumu bizle mukayese edilmeyecek kadar kötü. Virüs ile ilgili alacağımız tüm kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Şöyle bir planı uygun bulduk. Bilgilendirme noktasında, süreci yöneten Sağlık Bakanımız olması hasebi ile bakanımıza 5 dakikalık bir süreç, kabine üyelerimizin 3, STK’ların 3’er dakika konuşma süresi olacak.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?